8 Eylül 2014 Pazartesi

İki randevu arası hayat muhteşem

    Çınar'ın ilk kelimeleri baba,dede,mama değil "GEL" oldu. İnternette bir video vardı. Kadın bebeğine "Happy" dedirtmeye çalışıyor ve deyince çok seviniyordu. Videoyu bulursanız benim sevincim, onunkinin on hatta yüz katı olabilir.
 
    Sevgi dolu bebeğim ilk kelime olarak komşu kızına gel dedi... Sonrasında ise babababa, dededede, dadadada, nananana,mamamam lar ardı ardına gelmeye devam etti. Sanki hepsini biriktirmiş gibi bir günde hepsini söylemeye başladı. Normal bir anne, baba için zaten büyük bir mutluluk kaynağı olan konuşma bizim için bir şölen oldu.

    Emeklemeden sıralamaya geçen bebeğim yürümesine ramak kala emeklemeye başladı. Geçen Cuma ise babasına doğru ilk minik, paytak, bilinçsiz adımlarını attı. :) Onu yürütmeye çalıştığımızı anlayınca -elini bırakacağımızı sezdiği anda- hop yere oturuyor ama ilerleme ilerlemedir, değil mi?

    Ek gıdaya başladık başlayalı sürekli yiyecekleri eline verdiğimden kendi kendine çok rahat yiyebiliyor. Tabi benim çabuk olma, temiz olma isteğimin dışında kalan zamanlarda.

    Uykusu sadece bir hafta akşamdan sabaha kadar sürdüğünden uyku konusu benim için hala bir yara. Büyüyüp yataktan kalkmak istemeyeceği zamanlarda bunun öcünü alacağım :)

    Kaymaktan, sallanmaktan, oyuncak ata binip dıgıdık yapmaktan her çocuk gibi çoook hoşlanıyor. Oyuncaklarıyla ikincil olarak yaptığı şey arkalarını çevirip vidalarına, pillerine bakmak-babasının oğlu-.

    Bana gözleriyle evet diyor, hayır diyor, beni sev diyor, beni rahat bırak diyor, benimle oyna diyor... Her şeyi o güzel gözleriyle bana anlatıyor bebeğim.

   Her gün şükran duyuyorum, her an daha çok seviyorum, her an daha çok seviliyorum...

   Bebeğimizin ve bizim normal hayatımız iki doktor randevusu arasında muhteşem gidiyor.